Uzun süredir devlette böyle bir istek vardı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acarer in verdiği bilgiye göre, “ yerli malı yurdun malı arama motoru ” çalışmaları 2010’da tamamlanmış olacaktı. Bir şey çıkmadı.

Çeşitli dönemlerde çeşitli açıklamalar yapıldı, çeşitli çalışmalardan bahsedildi ama henüz ortaya bir şey çıkmadı. İnşallah bu sefer çıkar. Çıkar ama devlet destek verirse çıkar. Tübitak gibi kuruluşlara havale ederse 2023'e kadar bekleriz. O zaman da teknoloji değişmiş olur.

Türkiye'de bu yönde özel çalışmalar oldu. Hiç kimse bunların ciddi olarak desteklendiğini söyleyemez.

Bazıları iyi iş çıkardı. Yayına da çıktılar. Fena da değillerdi. Tabi ki Google kadar değillerdi. Herkes Google ile kıyasladı. Bu Mercedesle Hacı Muratı kıyaslamaktan farksızdı. G oogle varken başka bir arama motoru tutmaz denildi. Öylesine olumsuz yorumlar internette dolaşıyordu ki, anlatılmaz. Buna rağmen bizim arama motoru denememiz günlük 570.000 tekil , 2 milyon çoğul hit aldı. Destek alamadığı için sürdürebilirliğini devam ettiremedi.

G oogle varken başka arama motoru tutmaz denilirken Y andex Türkiye pazarına girdi. Kendi iddialarına göre pazar payının %17 aldıkları. G oogle Türkiye geliri 1.000.000.000 olduğu tahmin ediliyorken bu bile ciddi rakam. Üstelik G oogle Türkiye'ye vergi verdiğine dair de elimizde bilgi yok. Vermediği yönünde, ceza kesildiği yönünde, onu da ödemediği yönünde haberler var.

Neden yerli bir arama motoruna ihtiyaç var?

Türkiye bağımsız olmak, ekonomik sömürüden kurtulmak, internete kayan ticareti yönlendirmek ve dünyanın sayılı ülkeleri arasında olmak istiyorsa bu gereklidir.

Amerika ve Avrupa kıtası G oogle, Yahoo, Bing, Asya Y andex ( Rus) Baidu ( Çin) Naver, Daum (Kore) arama motorları bulunmaktadır. Orta Doğu ve Afrika kısmı boş bir alandır. Türk arama motoru bu boşluğu dolduracaktır.

Arama motoru stratejik bir konudur. İnternet trafiğini arama motorları yönlendiriyor. Diğer yabancı arama motorları her türlü bilgiyi toplayıp aleyhimize de olsa kullanabilir. Gizli sandığımız bir çok şey gizli değil, silindi sandığımız bilgi silindi değil. İstihbari, milli ve kişisel güvenlik, siyasi, ticari, ekonomik vs. alanlarda ciddi risk altındayız. Ülkemizin kendisi riskli bir bölgede risk altındayken bu riski üzerinde fazla taşıyamaz.

Umudum, bizim gibi bu sahada yıllarını harcamış kişilere ve çalışmalara değer verilip güzel sonuçların ortaya çıkması. Artık "Devrim Arabaları" hikayeleri tarihte kalsın.